İstanbul, Türkiye

Boşanma Süreci ve Sonrasında Çocuklar Bakımından Ana ve Babanın Hakları

Boşanma süreci sıkıntılı bir süreçtir. Bu süreçte çocukların velayeti ortak olarak anne ve babadadır. Çocukların bu süreçten olumsuz olarak etkilenmemesi adına yapılması gereken çocuk bakımı, maddi ve manevi ihtiyaçların karşılanmasıdır. 

Hukuki olarak boşanma dava sürecinde, geçici olarak alınan hukuki koruma tedbirleri bulunmaktadır. Çocuğun menfaatlerinin korunması adına Türk Medeni Kanunu’nun 169. Maddesi ve 346. Maddesi gereğince, geçici önlemlerin talep ya da resmen Aile Hâkimi tarafından talimat verebileceği konusundaki görüş üzerinde durulmaktadır. 

Anne ve babanın boşanmaya karar vermesinden sonra 18 yaş altı küçüklerin ikamet edecekleri yer, velayetin kime verileceği, velayet hakkı kendisinde olmayan ebeveynin görme hakları ve nafaka hükümleri belirlenmelidir. Bu konu öncelikle boşanma sürecinin anlaşmalı ya da çekişmeli olup olmadığıyla ilgilidir.

Ebeveynlere tanınan haklar kapsamında çocuğun barınma, temel ihtiyaç, eğitim ve sağlık gibi haklarının eksiksiz yerine getirilmesi, çocuğun velayetinin ortak ya da tek kişiye verilmesi gibi haklar bulunmaktadır.

Geçici Velayet Davası

Velayet davası boşanma sonrasında, velayeti kendisinde bulunan ebeveynin velayet hakkını kötüye kullanması sonucu açılan davalar arasındadır. Aile Mahkemesi’ne başvuru yaparak elde var ise velayet hakkının kötüye kullanıldığına dair delillerle birlikte başvurulması gereklidir. Velayeti talep eden taraf, dilekçede açıkça velayeti isteme nedenlerini maddeler hâlinde sunmalıdır. Velayetin değiştirilmesi için önemli sebepler olmalıdır. 

Reşit olmayan çocukların evlilik birliği içerisindeki velayet hakkı, ortak olarak anne ve babadadır. Önemli sebeplere göre boşanma sürecinde velayet hakkını almak isteyen kişiler tarafından geçici velayet talep edilebilir. Boşanma davası açıldığında bu süreçte çocuğun kimin yanında kalacağı en önemli sorular arasında yer almaktadır. 

Taraflar boşanma sürecinde farklı yerlerde ikamet ediyor olabilir. Bu durumda önemli olan çocuğun yararına olan ebeveynin yanında kalmasını sağlamaktır. Çocuğun eğitim gördüğü okul, tedavisinin devam ettiği hastane, alışık olduğu ikamet alanı gibi durumlar çocukların olumsuz etkilenmemesi adına dikkate alınır.

Çekişmeli boşanma süreci uzun bir süreyi kapsadığı için bu süre zarfında boşanmada kusurlu olan tarafın tespiti yapılarak, çocuğun velayetinin kime verileceği belirlenir. Uygulamaya göre tedbiren velayet ve geçici velayet olarak belirlenir. Müşterek çocuğun hangi ebeveynde kalacağına geçici olarak karar verilir. Kapsam gereği geçici ya da tedbiren velayet bir Velayet Hakkı değildir. 

Geçici velayetin içeriği çocukların bakımı ve korunmasına dair hâkim tarafından geçici olarak verilen bir karardır. Kişiler arasında genellikle boşanma sürecinde bazı uyuşmazlıklar olur ve çocuğun kimde kalacağına karar verilemez. Dava ya da cevap dilekçesinde, çocuğun geçici olarak kendisinde kalmasını talep etmek önemlidir. 

Yazılı olarak dilekçede yer almasa da sözlü olarak duruşmada bu talebini belirtebilir. Hâkimin bu konuda talep olmaması hâlinde resmen karar verme yetkisi vardır.

Boşanma Dava Sürecinde Müşterek Çocuğun Kalacağı Ebeveyn

Müşterek çocuğun yararı gözetilerek öncelikle bu süreçte sosyal, psikolojik ve ekonomik olarak kalacağı ebeveyn hakkında gerekli tespitler yapılır. Pedagog tarafından 8 yaş ve sonrası olan çocukların irade beyanı kabul edildiğinden, görüşü alınır. Hâkimin takdir yetkisi gereği bu süreçte detaylı tespitler yapılır. 

Aksi iddia edilmedikçe hâkim tarafından karar verilebilir. Türk Medeni Kanunu’nda velayet konusunda belirtilen en mühim ilke çocuğun yüksek menfaatidir. Bu nedenle öncelikle çocuğun yaşı, eğilimi, boşanma sebepleri, kardeşlerin bir arada olması gibi göz önünde bulunduracağı konulara göre karar verilir.

Geçici Velayette Çocukların Yaşı

Çocukların 0–3 yaşına kadar anne bakımına, şefkatine ve manevi bağa muhtaç olması nedeniyle bu yaş grubunun velayeti genel şartlarda anneye verilir. 4–7 yaş grubunda ise tuvalet alışkanlığı, yeme, ifade etme gibi birçok temel kazanım oluşturulmuştur. Muhtaçlık kriterleri azalsa dahi bu yaş grubu için de velayetin annede kalması doğru bulunmaktadır. 

8 yaş sonrası çocuk, temel ihtiyaçlarını karşılayabilme, kendisini ifade edebilme gibi yeteneklere sahip olması nedeni ile hâkim tarafından pedagog eşliğinde dinlenir. Pedagog tarafından yapılan tespite göre çocukların hangi ebeveyni ile daha mutlu olduğu ve eğilimi konusunda bilgiler alınır. 

Geçici velayetin verilmesi için çocuklara yönelik fiziki ya da duygusal şiddet, hakaret, istismar gibi olayların vuku bulması önemlidir. Aynı zamanda sorumsuzluk, madde kullanımı, toplumsal değerlerle örtüşmeyen bir yaşam tarzına sahip olması gibi durumlar da çocuğun üstün yararını zedeleyeceğinden geçici velayet diğer tarafa verilir. Geçici velayet kapsamında pedagog tarafından çocuğun kalacağı yer incelenir. 

Çocukların kalacağı asgari düzeyin sağlanamamış olması sonucu tarafa geçici velayet verilmez. Kardeşler yönünden bakıldığında; eşler genellikle çocukları aralarında bölüşmek isteyebilirler. Bu durum kardeşler için travma yaratacak bir duruma sebebiyet verebilir. Çocukların bir arada tek ebeveynde kalması doğru olandır. Maddi olanaklar çocukların geçici velayetini almak için tek başına yeterli değildir. 

Tarafların tüm koşullarının eşit olması durumda maddi olanaklara bakılabilir. Velayet bakımından ise ekonomik şartlar göz önünde bulundurulur. Geçici velayette, annenin ev hanımı olması ve çalışma durumunun olmaması hâlinde tedbiren nafaka bağlanabilir. Bu durumda çocuk anneden ayrılmaz.

Çocukların Cinsiyetine Göre Anne ve Babaya Verilmesi

Bilinen yanlışlar arasında olan durumlar arasında, toplumsal inanışa göre kız çocuğunun babaya, erkek çocukların anneye verilmesi düşüncesidir. Çocuğun üstün yararı düşünüldüğünde kız çocuğunun özel ve temel ihtiyaçlarını babanın karşılaması beklenemez. Bu nedenle cinsiyet bakımından çocukların anne ya da babaya verilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Burada önemli olan etkenler çocuğun yaşı ve üstün yararıdır.

Müşterek Çocukların Velayetinin Babaya Verilmesi İçin Şartlar

Küçüklerin yaşı göz önünde bulundurulduğunda velayetin anneye verilmesi muhtemeldir. Bazı istisnai durumlarda ise küçük ve muhtaç olan çocuğun babaya verilmesi mümkün olabilir. Yaşı küçük olan ve anneye muhtaç olan çocuğun, anne yanında kalması hâlinde psikolojik, sosyolojik ve sağlığı adına yüksek risk teşkil etmesi muhtemel ise velayet babaya verilir.

Geçici Velayeti Alan Anne ve Babanın Hakları

Geçici velayetin verildiği anne ve baba çocukların korunma ve bakımını üstlenmek zorundadır. Boşanma gerçekleştikten sonra asıl velayet hakkı verilene kadar geçici velayet hakkında sahip olan kişi tarafından çocuklar üzerinde hak tesisi kurulur. Geçici velayet verilmeyen taraf için geçici velayet kararında görüşme günü belirtilmiş ise görüş hakkı bunlarla sınırlıdır. Aksi hâlde çocuğu, geçici velayet hakkı alan kişiye teslim etmemesi suç teşkil eder. Bu durumda icra dairesine müracaat ederek çocuğun teslimini talep edebilir.

Pedagog Raporu Hâkimi Bağlar mı?

Geçici velayeti ya da velayeti almak isteyen taraf, pedagog raporuna aykırı karar veren hâkime itiraz edebilir. Bunun koşulları ise takdir yetkisini elinde bulunduran hâkim tarafından pedagog raporuna aykırı verilen kararın nedenlerini gerekçeli kararda belirtmek yükümlülüğünde olmasıdır.

Boşanma Sonrasında Ana Babanın Çocuk Bakımından Hakları

Velayet davası, boşanma gerçekleştikten sonra anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma sonrasında verilen karardır. Çocukların velayetinin kime verileceği hususu anlaşmalı boşanma bakımından eşler tarafından belirlenir. Çekişmeli boşanmada ise eşlerin kusuru, boşanma sebepleri göz önünde bulundurulur ve çocukların üstün yararı gözetilerek karar verilir. 

Aile Mahkemesi’nde açılan velayet davası 4721 TMK’nu 337, 340, 342 ve 346. Maddesi gereğince velayetin kapsamı; çocuk bakımı, eğitimi, öğretimi, sağlık ve korunmasını içermektedir. Bunun yanı sıra anne ve baba yönünden velayet altında bulunan küçüklerin kişilik, mal, ödev, yetki ve yükümlülüklerini içeren hakları da kapsar. 

Ayrılık ya da boşanma durumunda velayetin amacı, müşterek çocuğun geleceğe dair üstün yararıdır. Velayet hükümleri her zaman kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle resen araştırma ilkesine göre hareket eden hâkim takdir yetkisini kullanır. 

Velayet boşanma sonrasında, velayet hakkını kötüye kullanan kişiden alınması adına yeniden düzenlenebilir. 8 yaş idrak yaşı kabul edilmiştir ve çocuğun görüşü alınarak velayet değiştirilebilir, düzenlenebilir ya da kaldırılabilir.

Ana Babanın Evli Olmaması Durumunda Çocukların Bakımından Hakları

Anne ve babanın evli olmaması, çocukların 7 yaşına kadar olması halinde, aksi istisnai bir durum olmadığı müddetçe anneye aittir. 8 yaşından sonra ise çocuğun görüşüne binaen annede kalmaya devam edebilir. Bunun yanı sıra annenin kısıtlı olması, vefatı ya da velayeti kendisinden alınmış ise hâkim tarafından çocuğa vasi atanabilir. Bunun dışında çocuk için yararları olacaksa babaya velayeti verilebilir.

Ana ve Babanın Üvey Çocuklar Bakımından Hakları

Eşler tarafından küçüklerin üvey ya da öz olarak ayırt etmeksizin çocuklarıyla ilgilenmesi önemlidir. Velayet kapsamı bakımında üvey çocuğun üzerinde yapılan hak tesisinde sadece öz anne ve babanın hakları bulunmaktadır. Küçükle ilgilenen ve belirli yaşa kadar bağ kurmuş üvey anne ya da babaların mahkemeden görüşme hakkı talep etmesi gerekebilir. 

Bu durumda çok talep alınmasa da önemli koşullar olduğu müddetçe hâkim tarafından değerlendirilir. Üvey anne ve babalar bazı durumlarda çocukla ciddi bağ kurmuş ve çocuk tarafından öz kabul edilmiştir. Bu durumda çocuğun üstün yararına uygun davranmak gerekirse bu durum değerlendirilmeye tabi istisnai bir durumdur.

Boşanan Ana ve Babanın Çocuk Bakımından Hakları

Ana ve babanın boşanma sonrasında velayeti alan tarafın çocuğun bakımı, menfaati, eğitimi gibi konuları çocuk lehine düşünerek hareket etmesi zorunludur. Çocuk anne ve babanın sözünü dinlemeli, rızası dışında evi terk etmemesi, yasal prosedür dışında çocuğun alınmaması gerekir. Çocuğun; bedensel, fiziksel, ruhsal, zihinsel ya da ahlaki gelişimi ile ilgilenmek durumundadır. 

Çocukta tespit edilen sağlık sorunları için tedavi ettirmesi, engeline uygun eğitim almasını sağlaması gerekir. Velayet hakkı bulunan anne baba aynı zamanda çocuğun yasal temsilcisidir. Velayet altında olan çocuğun ayırt etme gücüne sahip olması hâlinde ana ve baba iznine tabi olmak kaydı ile hukuki işlem yapabilir. 

Yapılan işlemler nedeniyle ana ve baba borçla yükümlüdür. Çocuğun üstün yararı gözetilerek, velayeti alan tarafın çocuğu korumaması hâlinde hâkim tarafından çocuğa koruma talebi verilebilir.

Boşanma Sonrası Ana ve Babanın Velayet Hakkının Alınması

Çocuğun velayet sürecinde durumunun tehlikeye düşmesi, zihinsel ya da bedensel gelişiminin engellenmesi, terk edilmesi gibi durumlarda çocuğun velayeti aileden alınarak, çocuk kurumuna verilebilir. 

Aynı zamanda çocuğun davranışları ya da durumu nedeni ile ailenin bakması mümkün gözükmüyor, aile huzurunun bozulmasına neden oluyorsa; ana, baba ya da çocuk talebiyle kuruma alınması yönünde, hâkim tarafından karar verilebilir. Önlemler adına yapılan giderler ödeme gücüne göre devlet tarafından karşılanır.

Ana ve Babanın Boşanma Sonrası Görüş Hakları

Anne ve baba boşanma sürecinde hâkim tarafından belirlenen görüş günlerine uymak durumundadır. Anlaşmalı boşanmada belirtilen nafakaya ilişkin hükümler geçerlidir. Bunun dışında ise çekişmeli boşanmalarda hâkim tarafından belirlenen görüş günleri gibi haklar bulunmaktadır. 

Velayet hakkı kendisinde bulunan taraf bu kişisel ilişki kurulmasına yönelik verilen görüş günlerinde çocuğu hazır bulundurmak durumundadır. Çocuğu görüş günlerinde göremeyen taraf İcra Dairesi’ne başvurarak çocuğu görüş gününde icra memuru, pedagog ve polis eşliğinde alabilir. 

Aynı şekilde görüş günü bitiminde çocuğu vaktinde teslim etmek zorunludur. Görüş günlerinde çocuğun gösterilmemesi, ikamet değiştirilmesi ya da saklanması gibi durumlarda, velayet hakkı kendisinde olan taraf bu hakkı kötüye kullanmış demektir. Bu nedenle velayetin değiştirilmesi, dava açılarak çocuğun velayetinin diğer tarafa geçmesi sağlanabilir. 

Aynı zamanda çocuğu göstermeyen taraf için İcra Ceza Mahkemesi’ne yapılacak şikâyet başvurusunda haklılık tespiti yapıldığında hâkim tarafından velayeti bulunduran tarafa hapis cezası verilir. Nafaka ödemeyen taraf için de aynı şekilde İcra Ceza Mahkemesi’ne şikâyette bulunulur.

Velayetin Değiştirilmesi

Velayetin değiştirilmesinde bazı mücbir sebeplerin olması ve delillerle ispatlanması hâlinde velayetin değiştirilmesi söz konusudur. Velayetin olduğu tarafın ağır kusurlu olması velayetin değiştirilmesini gerektirebilir. Velayet görevini aksatması ve velayetin amacına uygun davranmaması velayet değiştirilmesi için haklı sebeplerdir. 

Velayet değişikliğine konu olan sebepler; velayeti bulunduran kişinin evlenmesi, vefat etmesi, başka bir yerde yaşaması sonucunda çocuğun velayetini resen ya da talep üzerine değiştirebilir. Velayeti kendisinden alınan tarafın çocukla kişisel ilişki kurma hakkı, çocuğun bakımına katılma hakkı vardır.

Velayetin Kaldırılması

Velayetin kaldırılması daha önce yapılan tedbir önlemlerinden sonuç alınmaması hâlinde başvurulabilecek son yöntemler arasındadır. Buna ek olarak hâkim tarafından alınan önlemler yetersiz bulunur ve sonuç alınamayacağı kanaatine varılırsa velayet kaldırılır. Velayetin kaldırılması için anne ve babanın ciddi oranda deneyimsiz olmaları gerekir. 

Hastalık, anne ve babanın çocuktan uzak bir yerde bulunması, velayet görevinin aksatılmış olması gibi durumlar sebepler arasındadır. Ebeveynlerin çocuğa bakamayacağı anlaşılırsa ve çocuğa karşı sorumluluklarını ağır olarak aksatırsa velayet tamamen kaldırılır ve çocuğa vasi atanır.

Aksi bir durum olmadıkça velayetin kaldırılması kararı aileye ait tüm çocukları, ileride doğacak çocukları da bu kapsam içerisine alır. Hâkim tarafından sadece bir çocuk için velayetin kaldırılması kararı veriliyorsa o çocuk için geçerlidir. Aksi hâlde tüm çocukları bağlayacak olan bu karar sakıncalıdır. 

Anne ya da babanın evlenmesi, velayetin kaldırılması için tek başına bir neden değildir. Çocuğun menfaatine göre tespit yapılarak çocuğun velayet değişikliğine, velayetin kişide kalmasının devamına ya da vasi atanmasına hüküm olunur.

Aldatma Sebebiyle Boşanmalarda Velayet Hakkı

Aldatma yani ihanet boşanma sebebidir ve kişileri bağlar. Aldatma çocukların velayetini almak adına geçerli bir sebep değildir. Aldatan taraf çocukların korunma ve bakım gibi ihtiyaçlarını aksatmıyorsa velayeti alabilir. Velayette amaç, anne ya da babanın boşanma sebeplerinden çocuğun daha az etkilenmesi ve eşlerin kendi şahsi sorunlarından çocukların üstün yararını göz önünde bulundurarak korumaktır.

Velayetin Annede Olması Sonucu Babanın Hakları

Mahkeme tarafından velayeti annesine verilen çocuk için babaya tanınan bazı haklar vardır. Nafaka hükümlerinde ve velayet içeriğinde kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik bir husus yok ise bu durumda tesis edilen görüş günlerinde baba çocuğunu görme hakkına sahiptir. Resmi bayramlarda, tatillerde, dini bayramlarda ve özel günlerde belirtilen haklarını kullanabilir.

Velayeti Bulunduran Kişinin Çocuğu Şehir Dışına ya da Yurt dışına Çıkarması

Velayeti kendisinde olan taraf çocuğuyla şehir dışına dilediği gibi çıkabilir. Bunun dışında görüş günlerinde babayla görüştürmek durumundadır. Velayet sahibi kişi yurt dışına çıkmak için babadan izin almak durumunda değildir. Ortak velayet hâlinde iki tarafın da izni ile yurt dışına çıkabilir.

Yazar : Anıl Can Soysüren 

Yazıyı Paylaş

Bu yazıyı okuyanlar bunlarıda okudu

Call Now Button
Mesajlaşmaya Başla!
Whatsapp Danışma Hattı
Merhaba!
Nasıl Yardımcı Olabiliriz?